Every human being on earth, has the right to dream freely. Including, bastards, alcoholics and even idiots.

Melaba!

Bu blog'un yazarı, bu blog'la ilgili hiç bir şey vaad etmediği gibi, eşek sıpasının da tekidir. Bi hayrını görmezsiniz. Yaralı parmağa işemez yani. O derece...


Şimdi, bi de şöyle bi teorim var benim.. Brezilya'lı bayanların neden bu kadar güzel, pardon güzel az kaldı burda; Brezilya'dan bu kadar fazla tanrıça benzeri bağyan çıkabildiği ile ilgili.. Örnek ver dersen, Cisel Bünçhen, Adriyana Lima, Alessandra Ambrosyo ve Kanal D Haber'in "Rio Karnavalı Çok Acayip" başlığı altında verdiği haberlerde gözüken tüm bağyanlar derim.

Teoriye gelecek olursak;

Şurdan başlıycam, akraba evliliğinin sonuçları çok kötü olabiliyor di mi. Yani akraba evlilikleri sonucu, işte kan uyuşmazlığı, benzer genler olması falan fıstık, Dünya'ya gelen çocuk biçimsiz oluyor genelde. Hiç kafadan atıp tutmaya gerek yok, Vikipedi'den alıntılıyalım.

Akraba evliliği, zararlı baskın gen ve çekinik gen üst üste gelerek çakışması olasılığını artırdığından genetik hastalıkların görülmesine yol açabilir.*

Birbirine yakın gen kodlarına sahip olan ana-babaların çocuklarının sakat, yani cinsel açıdan sıfır çekicilikle doğma ihtimalleri yüksek..

Peki bunun tersi geçerli olabilir mi? Bence olur. Yani gen kodları birbirinden çok farklı ana-babaların çocukları da bu olayın diğer ucudur. Melez insanlar güzel olur genelde. Örnek ver derseniz gene, Kristen Kreuk derim.. Kendisi Kanadalıymış. Babası Hollandalı, annesi Endonezya'lı bi Çinli, Anneannesi de Çinli-Jamaikalıymış. Valla billa. Bunu da Vikipedi'den aldım. Hemcinsim olarak da Prison Break'in başrol oyuncusu Wentworth Miller derim misal. Bu adamın da babası Afro-Amerikan, Jamaikalı, İngiliz, Alman ve Kızılderili kökenli, annesi ise, Rus, Fransız, Suriye ve Lübnan kökenliymiş. Bunu da imdb'den buldum.

Yani bi uçta, ana-baba aynı yerden, hatta akraba olan insanlar var, bi yanda da aile ağacı Olimpiyat açılış töreni gibi olan insanlar var. Aradaki fark ortada.. En azından cinsel çekicilik olarak söylüyorum, iki zıt kutup gibin adeta..



Peki Brezilya'yla bütün bunların ne alakası var.. Brezilya bildiğiniz üzere ilk başlarda Portekiz sömürgesi olan bi ülke. Bu işte coğrafi keşiflerden sonra, önce Portekizliler geliyo, sonra Almanlar geliyo, az biraz İspanyollar uğruyo, sonra köle ticareti başlıyo, Amerika'ya götürülecek kölelerin çoğu Brezilya'da toplanıp, ordan Amerika'ya taksim ediliyor.. Hatta 300,000 kadar Osmanlı tebaa'sı bile yerleşmiş zamanında. Sonra özellikle 1889 yılından sonra, yani bağımsızlık ilan edilip Brezilya Federal Cumhuriyeti olduktan sonra, ırkçılığa karşı sıfır tolerans bir devlet politikası benimseniyor. Hala daha siyah ırkın ve beyaz ırkın bir arada, tamamen eşit olarak yaşayabildiği Dünya'daki tek ülke olma özelliğini koruyor. Brezilya'da fakirlikten sürünen beyazlar olduğu gibi, zenginlikten parayı koycak yer bulamayan siyahlar da var. Aynı şekilde, bir siyah ile bir beyazın evlenmesi, Amerika'da bile hala daha tam olarak sindirilememiş bir durum iken, Brezilya'da böyle bişi yok. Zaten kim siyah kim beyaz karışmış gitmiş, muhtarlar bile bilmiyodur heralde kim Libya'dan geldi, kim Alamancıydı..

İlk başlara geri dönersek, Almanı, Portekizlisi, Nijeryalısı karışmış gitmiş bu ülkede, kimseye de dememişler ki sen şununla evlenemezsin, bundan çocuk yapamazsın diye.. E nolmuş, gen çeşitliliği olmuş. Kamerunlu geniyle, Alman geni karışmış gitmiş birbirine.. Sonuç? Acun'a çıkan bir Adriana Lima, Fashion Tv'ye çıkan bir Giselle Bundchen ve 12-18 yaş arasındaki Türk ergenlerinde kilo kaybı..

Son tahlilde diyeceğim şudur ki, bu gen benzerliğinin bir ucu Arif Erdem ve Adapazarı Patates Festivali ise, bir ucu da Alessandra Ambrosio ve Rio Karnavalı'dır. Gen çeşitliliği güzel bi şeydir, herkes kendine en alakasız olan insan ile evlenmelidir.


He sen şimdi dersen ki, Bilica da Brezilya'lı, o niye böle? Onu da git Campina Grande nüfus müdürlüğüne sor. Oralıymış zira..

Bu çocuğun teorisi de budur.. Ayrıca son olarak da bu uzun ve gereksiz yazıyı üşenmeden okuyan herkese teşekkürü ve bi dal sigara bağlamayı da kendime borç bilirim..

Bu arada benim de annem-babam akraba.. Kardeş çocuklarının torunları.. Genlerim de safkan Bolu geni.. Sen niye bir Benicio Del Toro, bir Coni Dep değilsin derseniz, bundandır. Ama bakma sen, ucuz yırtmışız gene, Allahıma bin şükür, hamdolsun dinimiz, sübaneke amin...

Öperim..

*Kaynak

1 response to "Brezilya ve Arif Erdem üzerine."

  1. bir dal sigara borcun var ona göre.

    etkileyici teori, güzel yazı, devamını dilerim.

    umutation!

Leave a Reply

Blog Widget by LinkWithin