Every human being on earth, has the right to dream freely. Including, bastards, alcoholics and even idiots.

Melaba!

Bu blog'un yazarı, bu blog'la ilgili hiç bir şey vaad etmediği gibi, eşek sıpasının da tekidir. Bi hayrını görmezsiniz. Yaralı parmağa işemez yani. O derece...


Sanırım üstümde verici taşıyorum. Nerede denyo, değişik, tek haneli IQ'ya sahip insan varsa beni buluyo arkadaşım..


Bak bugün noldu.. İşimiz düştü, Philip Morris'in Küçük Çamlıca'daki genel merkezine gitmem gerekti. Gece boyu araştırma yaptım, en kolay nasıl giderim falan diye.. Arkadaşa eşe dosta sordum falan.. Telefonda anlatan kadın, arabayla gelicekmişim gibi anlattı çünkü.. Lan ben ne bilirim arabayı.. Arabayı bırak, benim bisikletim bile yok.. Dedim bana toplu taşımadan bahset abla.. Dünya barışından bahset, mavi denizleri anlat falan.. Kadın dedi bilmiyorum.. Tamam dedim sen bana açık adresi ver, bu çocuk zaten Google mühendisi. Bütün projelerimi, ödevlerimi falan Google sayesinde yapıyorum. Acıbadem'e de nasıl gidilir buluruz heralde...

Neyse bi rota çiziktirdim kendime, internet sağolsun. Fakat teoride süper olan planım, pratikte sıçtı. Metrobüsten bi indim. Tanımadığım bi yer.. Yol soracak kimse de yok.. Normal koşuşturmada insanlar.. Bi büfe, ne biliyim, bi esnaf falan yok ortalıkta.. Neyse..

Bakıyorum etrafa, gözüme kestirdiğime soruyorum.. Biri biliyo, biri yarım yamalak anlatıyo, biri benden beter, "Orası diil de, Sultanbeyli'ye nasıl giderim yeğenim" gibi cevaplarla karşılaşıyorum.

Uğraş, uğraş, en sonunda caddeyi buldum bi şekilde.. Ama yukarı mı gitcem aşağı mı gitcem onu bilmiyorum. Google'dan baktığıma göre de baya uzun bi cadde. Ters tarafa gitmem felaketle sonuçlanabilir. Zaten 15 dakika kalmış görüşmeye.. Bi tane adamı kestirdim gözüme, sorumu sordum..

"Abicim, buralarda Philip Morris'in binası varmış.. Nerededir acaba?"

Adam bir cevap verdi ki.. Bir cevap verdi ki... Al bunu koy müzeye. Sergilemelik ya.. Anasına babasına acıdım adamın.. Cevap da değil, soruya soruyla karşılık verdi..

"Sigara mı alacan?"

Be yurdum insanı, be Oğuz Kağan'ın, be Yunus Emre'nin torunu.. Sigara alıcak olsam, sence genel merkezine mi giderim Sigara şirketinin. Büfe sorarım sana, bakkal sorarım, çakkal sorarım.. Hiçbirini sormasam, yardımseverliğine güvenir, sigaran var mı diye sorarım..

Adama cevap bile vermedim.. Yürüdüm gittim..

Şimdi de kaymakamlığa başvurucam, o abinin soluduğu oksijenden vergi kessinler. Yanımda olan??

3 responses to "Nedir olum derdiniz.."

  1. olum insan gelir bize sorar süper şekilde ederdik sana tarifini :) acıbademliyiz doğma büyüme

    alien501

  2. Yanındayım:)

    Adsız

  3. akıllı beni bulmaz, deli götümden ayrılmaz da diyebülürük buna değül mü arkadaşım?

    Adsız

Leave a Reply

Blog Widget by LinkWithin