Every human being on earth, has the right to dream freely. Including, bastards, alcoholics and even idiots.

Melaba!

Bu blog'un yazarı, bu blog'la ilgili hiç bir şey vaad etmediği gibi, eşek sıpasının da tekidir. Bi hayrını görmezsiniz. Yaralı parmağa işemez yani. O derece...


Bu olayı sıcağı sıcağına hatırlayanlarınız vardır muhakkak. Cigarasını yakıp, o zamanki A Milli Takımlar Teknik Direktörü Mustafa Denizli'yi bekleyen adamın adı Amigo Orhan. Elektrik Mühendisi. Lisans eğitimini Yıldız Üniversitesi'nde, Yüksek Lisansını ve Doktorasını ise Avusturya'da Ausfschhalnd Üniversitesi'nde tamaml... Eheheheh şaka lan şaka. Ne mastırı ne doktorası, ilkokulu bitirdiyse iyidir.

Zamanının Türkiye-Belçika maçı sonrası. 98 Dünya Kupası’na gidemediğimizin resmileştiği maçın hemen sonrası.

Olay zaten başlı başına çok ilginç ama benim aklıma takılan bir nokta var. Ben gayet net hatırlıyorum, bu kafadan sonra hiçbir olay çıkmadı. Yani devam etmedi bu olay. Ne Denizli kalkıp bi yumruk atmaya çalıştı, ne gidip de dava açtı, ne biliyim burnu bile kanamamıştı lan ikisinin de. Halbuse baksana orda kaç merdiven yuvarlanıyolar, Amigo Orhan’ın cüssesi ortada, koşa koşa gidip vuruyo kafayı, momentum vurmuş tavana. Ama yok. Çok iyi hatırlıyorum, hiçbir şey olmamıştı Mustafa Denizli’ye fiziksel olarak.

Oysa bizim Mazhar abimizden, yani Nuri Çamlı’dan öğrendiğimize göre “Sağlam bi kafa 2 ton çeker.” (bkz: Her Şey Çok Güzel Olacak, Tolga Bey, Carrera 4s”

Orhan’ın boynunda herhangi bir akreditasyon kartının olmaması, oraya nasıl girdiği, kimsenin buna tepki vermemesi ise benim hiç problemim değil. Onlar düşünsün.

0 responses to "Amigo dediğin..."

Leave a Reply

Blog Widget by LinkWithin